17 Nisan 2014 Perşembe

SEÇİMLERDE SANDIK GÜVENLİĞİNE İLİŞKİN TESPİT VE ÖNERİLER - ALİ ER

SEÇİMLERDE SANDIK GÜVENLİĞİNE İLİŞKİN TESPİT VE ÖNERİLER

17 Nisan 2014



30 Mart 2014 seçimlerinde hem genel merkez hem de yerel teşkilatlarca üzerinde çok durulmasına ve gösterilen iyi niyetli büyük çabalara karşın partinin üye ve gönüllü sayısı yüksek olan bir çok metropol illerde dahi seçimlerde sandık güvenliği arzu edilen şekilde sağlanamamıştır. Örnek vermek gerekirse çoğu sandıktan %80 ve yukarı oy çıkan Çayyolu bölgesinde sandık kurullarında dahi görevlendirilecek üye bulunmasında sıkıntılarla karşılaşılmıştır.
Buna karşılık aksi yönde uygulamalarla da karşılaşılmıştır. Bazı İlçe teşkilatlılarında ise görev isteyenlere yeterli sandık kurulu üyesi ve müşahit olduğu gerekçesiyle bazı müracaatlar geri çevrilmiştir..
Ayrıca sandık görevlilerinin öncelikle parasal ihtiyacı olan üyelerden seçildiği söylenmiştir. Bu başlı başına sorunlu bir yaklaşımdır. Eğer sandık görevine istekli olanların alacakları günlük hâkim faktör ise daha işin başından sorunları beraberinde getirir. Çünkü maddi kazanç saikı ile sandıkta görev alan bir kişinin günlük bordoları imzalandıktan sonra sandıktan başından ayrılması yüksek bir olasılıktır.
Yine parti üyesi bir arkadaşımız okul ve bölge sorumluluğu görevini üstlenebilecek nitelikte olmasına, Çankaya İlçe örgütüne kendi imkânları ile herhangi bir ilçeye de gidebileceğini beyan ederek müracaat etmesine rağmen ihtiyaç olmadığı gerekçesiyle görev verilmemiş veya maalesef başka ilçelere de yönlendirilmemiştir. Gerektiğinde İl bazında Merkezi planlama ile bu gibi olumsuzlukların önleyebileceği değerlendirilmektedir.
CHP olarak sadece yüksek oylar aldığımız Çankaya, Yenimahalle, Beşiktaş, Bakırköy, Konak, Karşıyaka, Muratpaşa vb. ilçelerdeki sandıklarda sandık kurulu üyesi ve müşahit bulundurmak yeterli değildir. Partimizin genellikle çok az veya hiç oy alamadığı Sincan, Pursaklar, Çamlıdere, Nallıhan, Bağcılar, Arnavutköy, Akseki, Korkuteli vb. ilçelerde de tüm sandıklarda sandık kurulu üyesi görevlendirilmeli, görevlendirilemiyorsa diğer ilçelerden müşahit görevlendirmelidir.
Aslında asıl önemli olan; zayıf olduğumuz seçim çevrelerinde her sandık başında görünür ve etkili olmamız için gerekli planlama, hazırlık ve organizasyonu hayata geçirebilmemizdir. Çünkü Partimizin hiç oy almamış olduğu bir sandıkta dahi sayımın doğru olarak tutanağa geçirilmesi çok oy aldığımız sandıktaki sonuçların tutanağa doğru geçirilmesi kadar önemlidir. Şöyle ki 250 seçmeni olan bir köyde veya mahallede diğer küçük partilere bilerek veya bilmeyerek verilen az sayılardaki oyun ve partimize verilmiş az sayıdaki oylardan bir kısmının da AKP’ ye yazılması ile AKP’nin oylarında örnek olarak Ankara’da olduğu gibi % 1 oranında bir artış sağlanmış olması kuvvetle muhtemeldir.  Bu hile diğer partilerin kurul üyesi vermediği veya müşahit görevlendirmediği tüm sandıklarda her seçimde yaygın olarak yapılan, tespiti güç bir hiledir.
Özetle 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde alınması gereken en önemli ders bir sonraki seçim planlamasının sonlanan seçimlerin hemen ertesinde başlaması gereğidir. Çünkü seçim sandıklarının güvenliği ve sandık sonuçlarının ilçe seçim kurullarında doğru ve eksiksiz olarak kesin sonuç tutanaklarına geçirilmesi her sandık bazında yapılacak ayrıntılı planlama ve organizasyonun hayata geçirilebilmesi ile mümkündür.
Bunun için önümüzdeki seçimlerde görev alacak partililerin belirlenmesi, eğitimi ve görevli oldukları sandık mahallerinde saha çalışmaları bugünlerden itibaren başlatılmalıdır.
Üye kayıtlarında ve mevcut üyelerimiz bugünden gönüllü olarak görev alabilecekleri sandıklar belirlenmelidir.
Oy kullandığı mahalden başka ilçe veya mahallelerde görevlendirilecek müşahitler seçim sabahı öncelikle kendi sandıklarında oy kullanmaları sağlanmalıdır. Müteakiben  parti organizasyonu ile görevli oldukları sandıklara iki veya üç saat içinde ulaştırılması, sandıklarında oylar sayıldıktan sonra tutanaklarını almaları ve  yine parti organizasyonu ilçe teşkilatına ıslak imzalı tutanakların teslimi ve evlerine bırakılması için gerekli lojistik planlama değerlendirilmelidir.
Bilinen seçim hileleri genellikle beş aşamada yapılmaktadır;
-Sandık kurullarının oluşumu sırasında,
-Oy verme işlemleri sırasında,
- Oyların sayımı sırasında,
-Tutanakların hazırlanması sırasında
- Islak imzalı sandık tutanaklarının ilçe Seçim Kurullarında bilgisayar ortamına aktarımı sırasında.
Bu konuda ıslak imzalı tutanakların İlçe Seçim kurullarında bilgisayar ortamına aktarımı sırasında bilinçli ve bilinçsiz olarak yapılan kaydırmalar ve yanlışlıklardır. Bu konuda ıslak imzalı tutanakları tesliminde partili sandık görevlilerinin bulunması özel önem taşımaktadır. Ancak söz konusu tutanaklar bilgisayar ortamına aktarılmasının ardından ıslak imzalı tutanakların kontrol masasında kontrol edilirken de mutlaka bir parti temsilcisi her kontrol masasında bulundurulmalıdır. Tutanaklar bilgisayar ortamına aktarıldıktan sonra alınan çıktının ıslak mühürlü-imzalı tutanakla karşılaştırılması sırasında görevli memurun yanında üç partiden birer temsilcinin bulunması, ıslak imzalı tutanak bilgisayar ortamına doğru aktarılmışsa çıktının müştereken imzalanması ikinci bir denetim olanağı sağlayacağından olası hile ve suiistimalleri önleyebileceği değerlendirilmektedir. Seçimler öncesinde YSK nezdinde girişimlerle bu husus üzerinde karar alınmasının sağlanmasında yarar bulunmaktadır.
Yukarıda belirtildiği gibi her aşamadaki hile veya yanlışlıkların önlenmesi için; tüm sandık kurulları ile il ve ilçe seçim kurullarında öncelikle partili üyeler belirlenmelidir.  Parti üye bulunamıyorsa parti görüşüne yürekten bağlı, bu olmasa bile ülke için mutlaka partimizin seçim kazanması gerektiğine inanan eğitimli, bilgili, mücadeleci, her durum ve koşulda görev yapacak gönüllülerin görevlendirilmesi için hazırlık yapılmadır. Bunu ülke çapında başaramasak dahi büyük oy depoları olan güçlü olduğumuz metropollerde mutlaka başarmalıyız.
Bu amaçla yapılacak her türlü çalışmalar bugünden başlatılmalı, parti örgütü ve üyeleri ile sınırlı olmamalıdır. Eşgüdüm ve işbirliği gerektiren çalışmalar için il başkanlarının sorumluluğunda planlama ve iletişim yeteneği yüksek parti üyesi veya gönüllülerden sürekli çalışma grupları kurulmalıdır.  İl veya bütünşehir tek elden planlanmalı ve ilçelerde de daha ayrıntılı uygulama palanları ve teşkilatlanma yapılmalıdır. Önümüzdeki seçimlere yönelik hazırlık hem Sandık kurulları hem de İlçe Seçim Kurularına yönelik olarak planlanmalıdır.
Bu maksatla öncelikle bu seçimlerde görev alan üyeler şimdiden bir sonraki seçimler için taslak planlamada yer alıp almayacakları açığa kavuşturulmalıdır.

Kayıtlı üyelerimizin önemli bir bölümü yaşlı ve pasif üyedir. Bu nedenle seçimlerde görevlendirilecek üye kaynağı genişletilmeli ve güncel tutulmalıdır. Bu nedenle;
-          Öncelikle sosyal medya, gazete, TV, billboard, SMS, elektronik ileti, mektup, bizzat telefonla görüşme vb. her türlü iletişim yolu kullanılarak duyarlı insanlar göreve davet edilmeli ve bilgileri bir portalda toplanmalıdır.   
-          Ayrıca ilk defa bu seçimde ortaya çıkan ve sosyal medya aracılığı ile örgütlenen ve sandık başlarında seçime ve oy sayımına nezaret ederek başarılı olan oluşumlarla işbirliğine gidilmeli ve güçler birleştirilmelidir.
-          Cumhuriyet ve Atatürk ilkelerine bağlı STK üyelerine yazılacak mektuplar veya yapılacak telefon görüşmeleri ile görev önerilmelidir.
-          Yeterli üye veya gönüllü bulunmayan yerler için örgüt bazında özellikle diğer partilerle işbirliği yapılarak gerekirse sandıklar paylaşılmalıdır.   
-          Seçimlerde görev alacak personel havuzundaki kişilerle özellikle internet ve SMS ile yoğun ve kesintisiz bir iletişim içinde bulunulmalıdır. Dini ve resmi bayramlar kutlamaları, parti faaliyetleri, üyelere duyurulduğu gibi bu kişilere de duyurulmalı, parti ile bağları canlı tutulmalıdır.
-          Sandık kurulu ve müşahit eğitimleri daha yoğun bir şekilde yapılmalı ve konu hukuk ağırlıklı olduğundan öncelikle avukatlar tarafından verilmelidir.
-          Bütün şehirlerde ikamet ettikleri bölgeler dışında görev verileceklerin gidiş ve gece evlerine dönüşleri de planlanmalıdır.
Bütün sandıklarda uygun ve bilgili kurul üyesi, bu yapılamadığı takdirde hiç olmazsa aynı nitelikte müşahitler görevlendirilerek, seçimin kurallara uygun yürütülmesi, doğru bir sayımın gerçekleştirilmesi ve sonuçların doğru olarak tutanaklara geçirilmesi sağlanıp bir suret tutanağın partiye teslim edilmesi halinde her aşamada yapılacak itirazlardan mutlaka sonuç alınacak ve seçim sonuçları doğru olarak tecelli edecektir. Çünkü her aşamada yapılacak itirazlarda somut olgulara ve belgeye dayanmadan varsayımlara dayalı iddialardan sonuç almak mümkün değildir.

Saygılarımla sunarım.

Ali ER